Sunumlar hem eğitim hem de iş hayatlarının önemli bir parçasıdır. Sunumların, araştırma sonucu, rapor gibi şeyleri paylaşmak, tanıtım yapmak, bilgi vermek gibi pek çok amacı olabilir. Yapacağınız sunumdan önce sıkı bir hazırlık yapmak, sunumda özgüvenli ve anlaşılır olmanızda size yardımcı olacaktır.Günlük hayatımızda saatin önemli bir yeri olduğu yadsınamaz. İngilizce öğrenirken İngilizce saatler ve okunuşlarını bilmek günlük konuşma İngilizcesi başta olmak üzere her alanda işimizi kolaylaştırır. Hazırlayacağınız sunumlarda da zaman yönetiminizin iyi olması gerekmektedir.
Sunum İçin Bir Taslak Hazırlayın
Hazırlayacağınız sunumda kullanacağınız görsel ve işitsel medya desteklerini sunumunuza doğru bir şekilde yerleştirmeniz için, sunumunuzu hazırlamaya başlamadan önce güzel bir taslak oluşturmanız gerekmektedir. İçerik planı daha rahat ve kolay yazmanıza da yardımcı olacaktır. Sunumun girişi, gelişme bölümü ve sonucu, bu bölümlerde hangi konulara yer verileceği, bu konulardan ne ölçüde söz edileceği gibi ayrıntılar önceden planlanmalıdır. Hazırlayacağınız taslakta, kullanacağınız görseller ve videolar ve bunların yanı sıra önemli maddeler ile beraber alt başlıklar da yer alabilir.
Metni Oluştururken Farklı Kaynaklardan Yararlanın
Hazırlayacağınız metnin elbette özgün olmasına dikkat etmelisiniz. Araştırmanızı yaparken birçok farklı kaynaktan yararlanın ve skalanızı geniş tutmaya özen gösterin. Belirli bir kaynağa odaklanmanız, belki de yaratıcılığınızı da köreltebilir. Bir başka dilde metin hazırlarken araştırdığınız kaynaklardan etkilenmeniz ve gördüğünüz kalıpları kullanmanız daha olasıdır. Bu nedenle kullanılan farklı farklı kalıpları inceleyip kendi dilinizi oluşturmanız en doğrusu olacaktır.
Metni Tamamladıktan Sonra Mutlaka Yazım ve Dil bilgisi Denetimi Yapın
Belki de hızlı hızlı yazıyorsunuz, ufak notlar alıyorsunuz. Bunları yaparken kullandığınız dil bilgisine tam anlamıyla dikkat etmeniz ne kadar mümkün? Ya da yazım kurallarını tamamen doğru uyguladığınıza emin olabilir misiniz? Taslağınızı tamamlayıp yazım aşamasına geçtikten sonra dil bilgisi ve yazım kurallarına özen göstermeniz son derece önemli. Yazdığınız esnada bir online dil bilgisi denetleyicisinden de yardım alabilirsiniz. Unutmayın, hazırladığınız sunum anlaşılır, net ve rahat okunabilir olmalı, bu bağlamda listeleme, tablo oluşturma gibi seçenekleri de değerlendirebilirsiniz. Uzun cümleler kurarak dinleyicilerin dikkatin dağılmasına neden olmak yerine, kısa ve net cümleler kurarak anlatım bozukluğu riskini de minimuma indirebilirsiniz.
Sunumu Prova Edin
Provasız olmaz elbette. Hem zaman yönetimi hem de sunumun işlevselliğinin kontrolü için sunumuzu mutlaka prova edin. Sunum esnasında yaşayacağınız gerginlik ve endişeden de bu şekilde kurtulabilirsiniz. Eğer telaffuzunuzun iyi olmadığını düşünüyorsanız, ana dili İngilizce olan bir arkadaşınızdan, bir öğretmeninizden hatta bir sesli sözlükten bile yardım alabilirsiniz.
Dinleyici Odaklı Bir Sunum Planı İzleyin
Dinleyicinin sunum sırasında sizi aktif bir şekilde dinlemesi, odağının sizde kalması önemli bir nokta. Sunumunuzu buna uygun bir şekilde düzenlemelisiniz. Kullandığınız üslup, konunun ilgi çekici olması, sunumun görsellerle süslenmiş olması gibi durumlar dinleyiciyi çekme noktasında size yardımcı olabilir. Hazırladığınız metni dinleyiciye okumak yerine, onlara sorular sorarak daha interaktif bir sunum hazırlamanız herkes için daha eğlenceli olacaktır.
Günlük hayatta İngilizce anlamında kullanacağınız en önemli şey saat bilgisi olacaktır. O halde beraber İngilizce saatlerin yazılışı, İngilizce saat nasıl söylenir ve İngilizce saatler nasıl yazılır sorularına cevaplar bulmaya ne dersiniz?
İngilizce Saat Nasıl Sorulur?
İngilizcede saati sormak için kullanılabilecek temel bazı kalıplar bulunmaktadır. Başlangıç olarak, içinde bulunduğunuz saati sormak için kullanabileceğiniz soru kalıplarını beraber inceleyelim;
1.What time is it? (Saat kaç?)
Excuse me sir, what time is it? (Afedersiniz beyefendi, saat kaç?)
2.Do you have the time? (Saat kaç? / Saatiniz var mı?)
Hello, do you have the time? (Merhaba, saatiniz var mı?)
3.Have you got the time? (Saat kaç? / Saatiniz var mı?)
Sorry to bother but, have you got the time? (Rahatsız ettiğim için özür dilerim ama, saatiniz var mı?)
4.What time do you have? (Saatiniz kaç?)
5.Do you know what time is it? (Saatin kaç olduğunu biliyor musunuz?)
6.Could you tell me the time please? (Bana saati söyleyebilir misiniz?)
7.Can you tell me what time is it, please? (Saatin kaç olduğunu söyler misiniz lütfen?)
Bu kalıpların yanı sıra gelecekteki bir saat ile ilgili bilgi almak için kullanabileceğiniz bazı kalıplar ise şu şekilde;
1.What time does the ……. start? ( ……. saat kaçta başlıyor? )
Örnek diyalog:
A: Excuse me miss, what time does the movie start? (Afedersiniz hanımefendi, film saat kaçta başlıyor?)
B: It will start at five thirty. (Saat beş buçukta başlayacak.)
2.When should we meet? ( Ne zaman buluşalım/buluşmalıyız? )
Örnek diyalog:
A: Hi Julie. How is everything? (Merhaba Julie. Her şey yolunda mı?)
B: Hello Thomas. Fine, thanks. And how about you? (Merhaba Thomas. Yolunda, teşekkür ederim. Sen nasılsın?)
A: All fine. So we will meet for the concert tonight, right? (Her şey iyi. Bu akşam konser için buluşuyoruz, öyle değil mi?)
B: Sure. When should we meet? (Tabii. Ne zaman / saat kaçta buluşalım?)
A: Is seven thirty fine? (Yedi buçuk iyi midir?)
B: Cool. (İyi.)
3.What time do ……. leave? ( ……. saat kaçta gidiyor? )
Örnek diyalog:
A: Excuse me, do you know at what time does the train leave? (Afedersiniz, trenin saat kaçta ayrılacağını / kalkacağını / gideceğini biliyor musunuz?)
B: It will leave at half past four. (Dört buçukta kalkacak / gidecek / ayrılacak.)
4.When is ….. going to …. ? (…… ne zaman … ? )
Örnek diyalog:
A: I am really depressed. (Gerçekten depresif hissediyorum.)
B: Why? What seems to be the problem? (Neden? Sorun nedir ki?)
A: When is he going to call me? I am tired of waiting! (Beni ne zaman arayacak? Beklemekten çok sıkıldım!)
B: Sorry. (Üzgünüm.)
Bilmeniz Gereken Bazı Saat Kalıpları:
-Half past: Buçuk
-A quarter: Çeyrek
-To: Var
-Past: Geçe
-Second : saniye
-Minute : dakika
-Second hand : akrep
-Minute hand : yelkovan
-What time do you have? (American English) : Ne kadar vaktin var?
-Do you have the time? (British English): Vaktiniz var mı ?
-What time is it now?: Şuan saat kaç?
-What’s the time?: Saat kaç?
-What time is it?: Saat kaç?
-Could you tell me the time please?: Bana saati söyleyebilir misiniz lütfen?
-Do you know what time is it?: Saatin kaç olduğunu biliyor musunuz?
-Can you tell me what time is it, please?: Bana saatin kaç olduğunu söyleyebilir misiniz lütfen?
-Do you happen to have the time?: Saati biliyor olma ihtimaliniz var mı?
Zaman Belirtmek İçin Kullanılan Edatlar
-Belli bir zamanda gerçekleşecek olaylar için: at
‘I am seeing her at two o’clock’.
-Zamanı henüz çok da belli olmayan olaylar için: in
‘I am seeing her in two hours’
-In aynı zamanda aşağıdaki kalıplar ile kullanılır.
‘in the morning’, ‘in the afternoon’,‘in the evening’.
-Gece için kullanılan iki edat vardır: at ve in
In the night : Belirli bir gecede olan olayları anlatmak için kullanılır.
Örnek: In the night before her presentation she couldn’t eat anything.
At night : Genellikle tüm geceleri kast etmek için kullanılır.
Tam Saatlerde İngilizce Saat Yazılışı
Bu ve diğer göstereceğimiz kalıpların başında ”It is.. ” olmasının sebebi time yani zaman kavramının İngilizcede sayılamayan (uncountable) isimler grubunda olmasıdır. Bir diğer önemli nokta, gece yarısı ve öğle saatlerinin ifadelerinde istisnai bir durum mevcut; gece yarısı saatin İngilizce okunuşu için ”It’s midnight” ifadesi kullanılmakta, öğle ise ‘’It’s midday’’ ifadesi kullanılmaktadır.
24:00 = It is midnight
12:00 = It is midday
Kalıp: It is … o’clock
It is ten o’clock (saat on)
It is four o’clock (saat dört)
It is five o’clock (saat beş)
It is six o’clock (saat altı)
It is two o’clock (saat iki)
It is nine o’clock (saat dokuz)
It is eight o’clock (saat sekiz)
It is seven o’clock (saat yedi)
Yarım Saatlerde İngilizce Saat Yazılışı
Bu kısımda dikkat edilmesi gereken şey, İngilizce saatleri okurken ve yazarken Türkçenin aksine tam saat her zaman ana kalıptan sonra okunmaktadır ve yazılmaktadır.
Kalıp: It is half past…
It is half past ten (saat on buçuk)
It is half past seven (saat yedi buçuk)
It is half past nine (saat dokuz buçuk)
It is half past four (saat dört buçuk)
It is half past twelve (saat on iki buçuk)
It is half past eleven (saat on bir buçuk)
It is half past three (saat üç buçuk)
It is half past one (saat bir buçuk)
It is half past eight (saat sekiz buçuk)
Yarım Sonrası Saatlerde İngilizce Saat Yazılışı
İngilizce saatlerde geçiyor ifadesi Türkçenin aksine sadece yarım saatlere kadar ifade edilmektedir. Yani İngilizcede ”dördü otuz beş geçiyor” gibi bir kalıba ya da çeviriye yer yoktur. Çeyrek saat dışında yarıma kadar kullanılan İngilizce saat okunuşunun kalıbı ”It is … past … ” formundadır. Burada saatin her zaman sona gelmesi zorunluluğuna dikkat edilmelidir.
‘Geçiyor’un söylenişi
Kalıp: It is … past…
It is five past ten (Saat onu beş geçiyor -10:05)
It is twenty past five (Saat beşi yirmi geçiyor – 05:20)
Yarıma kadar olan saatlerin okunuşunda dakikaları ifade ederken beş ve beşin katları haricindeki diğer rakamlarda ”minutes” eklenmektedir.
It is eleven minutes past three (Saat üçü on bir geçiyor. – 03:11)
Çeyrek Saatlerde İngilizce Saat Yazılışı
Çeyrek geçe çeyrek kalanın söylenişi;
Kalıp: It is quarter past/to
It is a quarter past two (Saat ikiyi çeyrek geçiyor- 02:15)
It is a quarter to five (Saat beşe çeyrek var- 04:45)
A.M ve P.M Farkı Nedir?
A.M ve P.M kısaltmaları saatin gece yarısından önce mi yoksa sonra mı olduğunu belirtmektedir. Örneğin sabah saat ondan bahsediyorsak, a.m. kullanmalıyız. “It is ten a.m.” (Saat sabah on) dediğimiz zaman bu zaman diliminin gece yarısından önceki on ile ilişkili olduğunu anlarız. a.m. kısaltması Latinceden gelmektedir ve ante meridiem anlamına gelir, bu da kelimenin tam anlamı ile gün ortasından önce anlamındadır. Sözü geçen zaman gece yarısı ile gün ortası arasında geçen bir zaman. Öğleden sonra ya da akşam bir saatten bahsediyorsak p.m. kısaltmasını kullanmalıyız. Örneğin “It is 2 p.m.” (saat öğleden sonra iki) p.m. kısaltması da Latinceden gelmektedir ve açılımı post meridiem, yani ‘gün ortasından sonra’dır. Bu kısaltmalar yazışmalarda ve telefon görüşmelerinde sık sık karşınıza çıkacaktır ve karşılıklarını bilmeniz sizin için iyi olacaktır. Özetleyecek olursak ; gece saat 24:00 ile öğle saat 12:00 arasında bir zaman dilimini belirtirken a.m. yapısı kullanılmaktadır. Öğle saat 12:00 ile gece saat 24:00 arasında bir zaman dilimini belirtirken ise p.m yapısı kullanılmaktadır.
Örnekleri inceleyelim;
The bus leaves at eleven a.m = Otobüs saat on birde gidiyor / ayrılıyor / kalkıyor. (sabah)
The bus leaves at nine p.m = Otobüs saat dokuzda gidiyor / ayrılıyor / kalkıyor. (akşam)